25 Temmuz 2012 Çarşamba

hayedeh'e dair


müziğin sesi duyulur.uzun soluklu bir müzik.tuhaftır.öyle hissettirir.birden karıştırır iç
aleminizi karışık enstrümanlar.çok kaliteli olduğunu söyleyemezsiniz belki ama o duyguları
nasıl bu kadar iyi verdiği çok tartışma götürür.akıl ve kalp bağlantılarınız yavaş yavaş
koparken o başlar.usul usul damarınıza giren,kanınızı yavaşlatan,bazen uyuşturan,isyan
damarlarını tıkayan,devrim yollarını kesen o ses...o,zaman zaman tiz ama hep derinden
gelen delici ses.nerde bir acı varsa getirip içinize koymaya niyetlenmiştir.anlarsınız.asırlık
anlaşılmamışlıkların,yarım kalmışlıkların,sevdaların içine atıverir sizi. yaşanmışlıkların,
yaşanmamışlıkların,yaşanamamışlıkların içine...çalkantı içinde durağanlık,curcuna içinde
dinginlik...öyle bin türlü zıtlıktır işte sesi.anlamanın bir akılla olabildiğine inandırılmışlar,
anlamaktan-anlamamaktan bahsedebilirler.oysa her bir hücreniz anlar.ve kalbinize giden
bütün damarlar.
zaman zaman da titrektir o ses.öylece de sarar bünyenizi.kollarınız bağlanmış
zannetmeyin.ya da zannedin.hareket etmek istemeleri pek mümkün olmaz çünkü.çok hikaye
tanıyabilirsiniz iyice sokulursanız kıyısına.aslında bu,fars müziğinin genel özellikleri
arasında pekala sayılabilir.birde nasıl becerir bilmem o koca koca dağları küçücük yüreğinize
sıkıştırmaya çalışır.bir yürekte bir dağ taşınır mı?onu da bilmem.zaten beni aşar.herkesin
kendi yüreğine kalmış.bir de bana kalırsa ,aslında kendisi de buna niyetlenmiş ama yüreciği
dayanamamış ve genç yaşta göçüp gitmiştir.ilkin `ey khoda(rab,tanrı)` şarkısını dinlediğimde
beynimde çıkartılamamış bir mermi mevcudiyeti ihtimali üzerinde durmuştum.`faryad` ve
`to ham boro ey bivafa`yı dinledikten sonraysa daha öncesinde yoksa bile artık bir mermi
taşıdığımdan emindim.(bu arada `masti` ve `khoda hafez`i de analım ki haksızlık etmiş
olmayalım.)feryad ediyordu bu kadın,birşeyler haykırıyordu.allahım diyordu `allahım
umudumu alma benden`.o feryad ediyordu ve biz efkarımıza engel olamıyorduk.
bu benim hayedeh`im işte. onu dinlerkenki halet-i ruhiyenizin onu ve sesini
anlamlandırmanızdaki etkisi elbet büyüktür.herkes kendi hayedeh`ini dinlesin,bulsun o
zaman.iran`da mevcut rejim kadın sesini yasaklamış ama köşe başlarında,seyyar
 tezgahlarda
satılan hayedeh kasetlerine bir türlü engel olamamış.öyle bir sestir işte hayedeh...



(not:şarkıların dinlenip ciğerlerde hissedilmeksizin sözlerinin okunması,yazıyı kaleme almış
kişiyi üzecektir.)


Ey Khoda / hayedeh-to ham boro ey bivafa


"ben yalnızım, yalnızdır yüreğim/yarınsız gece gibi yüreğim/kaptansız gemi gibi/denizin
göğsünü yarmakta yüreğim/sen ey sevgi dolu tanrım/ey kimsesizlerin sığınağı tanrım/gam
taşlarıyla kırma bir daha/billur cam gibi yüreğimi/sende git ey vefasız/alma ağzına benim
adımı/yaralı kalbim yabancılaştı/istemiyor artık seni/sürme artık benim izimi/anlatma artık
yürek sevgisini/yüreğim kırıldı ayaklar altında/istemiyor artık seni/sen ey sevgi dolu tanrım/
ey kimsesizlerin sığınağı tanrım/gam taşlarıyla kırma bir daha/billur cam gibi yüreğimi."

Ümmügülsüm Altıparmak


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder